Soru Sor
Sorunu sor hemen cevaplansın.
Az miktardaki alkolün dahi vücut üzerinde etkisi bulunmaktadır. Bir içki içildiğinde, kan içinde emilen alkol vücuttaki dokular boyunca dağılmaktadır. Çok az miktardaki alkol vücuttan, idrar yoluyla ve nefes alıp verme sırasında atılmaktadır. Eğer özellikle de gıdanın içerisinde yüksek oranda yağ varsa, alkol daha yavaş şekilde emilecektir. Ancak, vücudunuzun işleyebileceğinden daha fazla alkol alırsanız, sarhoşluk meydana gelecektir. Alkollün vücuttaki metabolizma hızı, beden yapısı ve cinsiyet gibi bazı durumlara bağlı olarak değişmektedir.İçki tüketimi, hem fiziksel hem de duygusal ve psikolojik açıdan zarar vermektedir. Uzun süreli alkol tüketimi ise, ciddi sağlık sorunlarının yaşanmasına ve hayati tehlike oluşmasına neden olmaktadır.
Kalp kası hücrelerinin zehirlenmesi (kardiyomiyopati)
Düzensiz kalp atışları (aritmi)
Yüksek tansiyon
İnme veya felç
Kalp krizi
Kal yetmezliği
Diyabetli hastalarda ise içki, özellikle de insülin kullanımı söz konusuysa, kan şekeri seviyesinde düşme yaşanmasına neden olabilmektedir. Bunların dışında içki, B6 vitamini, B12 vitamini, tiamin ve folik asit eksikliğine, bunlar da kan sayımında düşüklüğe sebep olmaktadır ve en belirgin semptomu da anemi ile halsizliktir.
Tarih: 2017-12-19 10:41:13 Kategori: Fen Bilimleri
Soru Tarat
Kitaptan sorunu tarat hemen cevaplansın.
Sorunu sor hemen cevaplansın.
İçkinin Zararları Nedir
İçkinin Zararları Nelerdir?
İçki, vücuttaki birçok sistemi ve organı olumsuz etkilemektedir. Bundan dolayı da, fizyolojik sorunların yanı sıra, psikolojik sorunların yaşanmasına da neden olmaktadır. Buna göre, içkinin zararları ve olumsuz etkilediği organlar aşağıda sıralandığı şekilde belirlenmiştir;1.Boşaltım Sistemi
Boşaltım sistemi, vücuttaki atık ürünlerin ayrılmasını ve vücuttan dışarı atılmasını ayarlayan bir süreci yönetmektedir. Alkol de vücuttan dışarı atılan bir atık maddedir. Bu sürecin bir parçası olarak pankreas sindirim enzimleri salgılamaktadır. Bu enzimler, yiyeceklerin sindirilmesine yardımcı olmak için safra kesesindeki safra ile birleşmektedirler. Aynı zamanda pankreas, insülin ve glikozu da düzenlemeye yardımcıdır.Aşırı alkol tüketimi halinde pankreasın uygun şekilde çalışması engellenmiş olmakta ve pankreas toksin maddeler üretmek durumunda kalmaktadır. Ciddi bir pankreas tahribatına yol açan pankreatit yani pankreas iltihabı, bu şekilde oluşabilmektedir. Kronik pankreatit oluşumu ise genellikle aşırı alkol tüketimi sonucu meydana gelmektedir.Karaciğerin görevi ise, vücutta bulunan alkol de dahil, zararlı maddeleri yıkıma uğratmaktır. Bundan dolayı aşırı içki içilmesi halinde, hepatit oluşabilmektedir. Kronik karaciğer iltihaplanması gelişmesi halinde ise, karaciğer dokusunda ciddi yaralar oluşmaktadır ve bu hastalığa da siroz denilmektedir. Siroz nedeniyle oluşan yaralar, karaciğeri tahribata uğratmaktadır. Eğer, bu gibi karaciğer sorunları nedeniyle karaciğer görevini uygun şekilde yerine getiremez ise, toksin maddeler vücutta kalacaktır.Karaciğer hastalıkları hayati önem taşımaktadır. Ayrıca, alkole bağlı karaciğer hastalıklarında kadınlar erkeklere göre daha riskli gruptadır. Çünkü kadınların vücutlarının alkolü absorbe etmesi daha uzun sürmektedir.Öte yandan, pankreas ve karaciğerin düzgün çalışmaması halinde, hipoglisemi (düşük kan şekeri) riski artmaktadır. Zarar görmüş pankreas, insülin eksikliğine bağlı olarak şekeri yararlı şekilde kullanamaz ve bu da hiperglisemiye yol açar. Kandaki şeker miktarının dengesiz olması ise, özellikle de diyabet hastaları için tehlike oluşturmaktadır. Bunlara ek olarak, aşırı içki içilmesi, karaciğer kanseri riskini de artırmaktadır.2.Merkezi Sinir Sistemi
İçkinin bir insandaki ilk işareti davranış değişikliğidir. Alkol, vücutta kolayca dolaşmaktadır. Bundan dolayı da, vücudun birçok bölgesine, beyin ve merkezi sinir sistemi de dahil, hızlı bir şekilde ulaşmaktadır. Çok fazla içki almış birinde konuşma bozukluğu hemen göze çarpacaktır ve ayrıca yürüme ile dengede durmakta güçlük çekilmesi de bir diğer etkisi olacaktır. Bunların dışında, düşünmede ve hafızada bazı sorunlar ortaya çıkmaktadır.Uzun vadede kullanılan içki ise, beyin loblarında küçülmeye neden olabilmektedir. Akut alkolik çekilme de, inme, nöbet ve kendini kaybetmeye neden olabilmektedir. Ayrıca, ileri derecede alkolizm, kalıcı beyin hasarına ve bunamaya yol açmaktadır.Sinir sistemindeki hasar, ağrı, uyuşukluk ya da ellerde ve ayaklarda anormallik hissedilmesi şeklinde sonuçlanmaktadır. İçkinin yol açtığı bir diğer durum ise, tiamin yani B1 vitamini eksikliğidir. B1 vitamini eksikliği de, istemsiz hızlı göz hareketleri, halsizlik ya da göz kasları felci gibi sorunlara neden olmaktadır.Uzun süre yoğun içki kullanımı sonucu, psikolojik ve duygusal açıdan dengeyi yeniden kazanmak oldukça zordur. Üstelik akut alkolizm çekilme hayati tehlike oluşturabilmektedir. Bundan dolayı da tıbbi yardım gerektirmektedir.Bazı ciddi durumlarda ise, konfüzyon (şaşkınlık), halüsinasyonlar (deliryum tremens) ve nöbetler yaşanabilmektedir.3.Sindirim Sistemi
İçki, ağızdan başlayarak kolonlara kadar tüm sindirim sistemine zarar vermektedir. Öyle ki, tek bir kere de olsa gerçekleştirilen ağır içicilik, sindirim yollarının parçalanmasına neden olabilmektedir. Alkol, tükürük bezlerine zarar vermekte ve ağız ile dilde tahriş oluşmasına sebep olmaktadır. Diş eti hastalıkları, diş çürümesi ve hatta diş kaybı dahi, içkinin zararlarından bazılarıdır. Ağrı alkol kullanımı sonucu, yemek borusunda yara oluşumu, asit reflü ve mide ekşimesi yaşanabilmektedir.Mide ülserleri ve mide astarının iltihaplanması (gastrit), ishal, karın şişliği, gaz problemleri ve hatta tehlikeli iç kanamalar ile hemoraid, içkinin verebileceği zararlardan bazılarıdır.İçki, sindirim sisteminin B vitaminini ve besinleri absorbe etmesini engelleyebilmekte ve bakterilere karşı direncini kırabilmektedir. Bundan dolayı çok içki içen kişilerde, yetersiz beslenme/beslenme bozukluğu sıklıkla gözlenmektedir.Ağır içki içicilerinde, ağız, boğaz ve yemek borusu kanseri ve kolon kanseri riski yüksektir.4.Dolaşım Sistemi
Bazı durumlarda sadece bir defalık da olsa ağır içki kullanımı, ciddi kalp sorunlarına yol açabilmektedir. Sürekli içki tüketen kişilerde ise zaten kalpte sorunlar oluşmuştur bile. Ayrıca, içki içen kadınlarda kalp sorunları yaşanması riski, erkeklerden daha yüksektir. Alkole bağlı dolaşım sisteminde meydana gelen komplikasyonlar şu şekildedir;Kalp kası hücrelerinin zehirlenmesi (kardiyomiyopati)
Düzensiz kalp atışları (aritmi)
Yüksek tansiyon
İnme veya felç
Kalp krizi
Kal yetmezliği
Diyabetli hastalarda ise içki, özellikle de insülin kullanımı söz konusuysa, kan şekeri seviyesinde düşme yaşanmasına neden olabilmektedir. Bunların dışında içki, B6 vitamini, B12 vitamini, tiamin ve folik asit eksikliğine, bunlar da kan sayımında düşüklüğe sebep olmaktadır ve en belirgin semptomu da anemi ile halsizliktir.
5.Cinsel Sağlık ve Üreme Sağlığı
Erektil disfonksiyon, erkeklerde aşırı alkol tüketiminde yaşanan en yaygın yan etkidir. Bu durum, hormon üretimini azaltmakta, testis fonksiyonlarını olumsuz etkilemekte ve kısırlığa yol açabilmektedir.Kadınlarda aşırı içki kullanımı ise, menstrual döngünün durmasına ve kısırlığa neden olmaktadır. Ayrıca, düşük riski, erken doğum ve ölü doğum riski de içki içen kadınlarda yüksektir. Alkol fetal (cenin) gelişimi üzerinde büyük bir etkiye sahiptir. Fetal alkol spektrum bozuklukları (FASD) bu sorunlardan biridir. FASD semptomları ise, fiziksel anormallikler de dahil olmak üzere, öğrenme güçlükleri ve duygusal sorunlar şeklindedir. Üstelik bu semptomlar ömür boyu etkisini göstermektedir. Öte yandan içkinin kadınlar üzerindeki bir diğer zararı ise, göğüs kanseridir.6.İskelet ve Kas Sistemi
Uzun süreli içki kullanımı, vücudun yeni kemik oluşumu mekanizmasını olumsuz etkilemektedir. Ayrıca içki, osteoporoz (kemik erimesi, incelmesi) ve kemik kırılmaları gibi sorunlara yol açabilmektedir. İçki nedeniyle kaslarda ise, halsizlik, kramp, ve hatta atrofi eğilimleri gözlenmeye başlanabilir.7.Bağışıklık Sistemi
Eğer içki yani alkol nedeniyle bağışıklık sistemi zayıflamış ise, vücudun virüs, mikrop, ve tüm hastalık yapıcı canlılar ile mücadelesi de zor olacaktır. Ağır içki kullanımı halinde ise, zatürre ya da tüberküloz gibi hastalıkların gelişmesi riski daha yüksektir. Diğer yandan, kronik olarak alkol tüketen insanlarda birçok kanser türünün yaşanması riski de yüksektir.Tarih: 2017-12-19 10:41:13 Kategori: Fen Bilimleri
Kitaptan sorunu tarat hemen cevaplansın.
Yorum Yapx